Çalma, bir başkasının eşyasını, o kişinin izni olmadan almaktır. Çalma, iki yaşından küçük çocuklarda aitlik anlayışının gelişmemiş olmasından dolayı, görülebilir ve zamanla geçecektir fakat bu durumun 10 yaşından sonra da devam ediyor olması, bir problemin olduğunu göstermektedir. 

“Bebek nasıl olur? Bebek anne karnından nasıl çıkacak? Kızlar neden ayakta tuvalet yapamaz?” Her anne baba bunlar gibi sorularla karşılaşır ve özellikle toplum içinde ise yanıtlamakta zorlanır.

Ekonomik sıkıntılar, yoğun çalışma hayatı, ailedeki iletişim ve paylaşım eksikliği gibi nedenlerle son yıllardaki boşanma oranındaki artışa hepimiz tanık oluyoruz. Boşanma sürecinde ve sonrasında çocuğun örselenmemesi, karmaşanın dışında tutulması hiç kolay değildir.

Gelişim; fiziksel, zihinsel, duygusal ve sosyal yönleriyle bir bütün halindedir. Çocuğun her alandaki gelişimi bir diğerini etkilemektedir. Çocuğun sağlıklı büyümesi ve gelişmesi; İçinde bulunduğu ailedeki bireylerin olumlu, tutarlı ve sevgi dolu tutumuna bağlı olduğu söylenmektedir .

“Çocuklar hayatın sermayesi, torunlar faizidir” (Özdeyiş)

Okul öncesi eğitim dönemini kapsayan ilk altı yaş, çocuğun bedensel, bilişsel, dil, psikomotor, sosyal ve duygusal gelişim alanlarında önemli ilerlemeler kaydettiği, özbakım becerilerinin kazanıldığı ve kişilik yapısının biçimlenmeye başladığı önemli bir dönemdir.

Ebeveynlerin boşanması, çocuk için şüphesiz en travmatik olaylardan biridir. Temel

olarak bu durum çocuk için belirsizlik ve değişim demektir. Bu belirsizlikler ve değişimler,

psikolojik açıdan bakıldığında, boşanmamış ebeveyn çocuklarına göre boşamış ailelerin

Çocuğun, annesi ile olan ilişkisi anne karnında başlar. Gerek hamilelik süreci, gerekse doğumdan sonraki süreçte anne- çocuk ilişkisi üzerinde çok durulmakta ve konuşulmaktadır. Peki, babalar çocuğun ruhsal gelişimde ne tür bir öneme sahiptir?