Yaz Tatiline Yaklaşırken
Okulların kapanması ve yaz dönemine geçişe az kalmasıyla birlikte bu dönemin nasıl geçirilmesi gerektiğine dair zihnimizde sorular oluşmaya başladı. Yaz okulları, kurslar, büyük ebeveynlerin evleri veya evde kendi düzenimizde vakit geçirmek… Seçenekler değişse de bu dönemde çocuklara nelerin iyi gelebileceğini ve ne gibi ihtiyaçları olacağını hep birlikte inceleyelim.
Yaz tatili denilince eğlenceli şeylerin yanında can sıkıntısı konusu karşımıza çıkar. Çocuklar bazen kendilerine kalan bu boş vakti nasıl değerlendireceklerini bilemez, evde “of”layarak gezer, hiçbir şey yapmak istemezler. Can sıkıntısıyla ebeveyn olarak baş etmenin en temel yolu can sıkıntısına izin verebilmektir. Can sıkıntısına izin verip çocuğun bu sıkıntıya kendi başına çözüm bulmasına izin verdikçe çocuklar kendilerini yatıştırmayı, oyun kurmayı ve eğlenmek için yaratıcı yollar bulmayı öğrenmiş olurlar. Ebeveynler olarak kendi çocukluğumuzu düşünürseniz jenerasyon gereği, vaktinin çoğunu sokaklarda oynayarak geçiren, daha az oyuncakla daha yaratıcı oyunlar kurabilen ve daha çok sosyal ilişkilere sahip bir çocukluk hatırlamamız olasıdır. Yeni çağda teknolojinin kullanımı sosyal ilişkilerin sanal ortama taşınmasına yol açtı. Çocuklar bir araya geldiğinde de yan yana oturup başını ekrandan kaldırmaz hale geldi. Böylelikle oyunlar da gittikçe daha “hazır” hale geldi. Oyunlar yaratıcı ve çocuğun aktif olduğu etkinliklerden çok edilgen ve yönergelere uyulan bir etkinlik halini aldığından, çocuğun yaratıcılığını destekleyebilmek adına ona yaratıcı olabileceği serbest bir oyun ortamı sunabilmek bu yönünü geliştirmede iyi bir yol olabilir. Can sıkıntısıyla ilgili önemli bir nokta da bu sıkıntının çocuğun gerçekten yalnız kaldığı ve ilgi ihtiyacının bir sonucu olarak çıkıp çıkmadığıdır. Kimi zaman bu sıkılma söylemleri, “beni gör, sana ihtiyacım var, ilgine ihtiyacım var” mesajları taşıyabilir.
Yaz döneminde önemli olan bir diğer konu öğrenilen bilgilerin ve becerilerin pekiştirilerek unutulmamasıdır. Sayı ve çizgi etkinlikleri, renkler, eşleştirmeler… çocuğun gelişimsel dönemine göre birçok etkinlik yapılabilir öğrenilen bilgiler zihinde tutulabilir. Ancak okul öncesi dönemde olan çocuklarımız için bu beceriler de her zaman için oyunların içine yedirilebilir. Kağıt kalem etkinliklerindense kutu oyunları, ya da sizlerin türetebileceği türlü oyunlarda bu kazanımları pekiştirmesi daha kolay olacaktır. Özellikle ilkokul dönemine başlayacak çocuklarda okul dönemindeki ders düzeni alıştırmaları için etkinliği tamamladıktan sonra su içme ve tuvalete gitme molaları verme, kendi başına bir etkinliği yaptıktan sonra ebeveynin kontrol etmesi gibi alıştırmalar bu döneme hazırlık için uygun olacaktır. Okuduğunu anlama ve akılda tutma da yine bu dönemde kazanılması gereken önemli bir beceri olduğundan okunan kitapların ortasında durup geçmişe yönelik sorular sorma, çocuğun kendisine anlattırma veya kitabın nasıl bitebileceğine yönelik çözümler bulmasına yönelik beyin fırtınaları da çocuğun sorun çözme becerileri için güzel bir alıştırma olabilir. Çocuğun yaş grubuna uygun izlenen veya okunan kaynaklarda kahramanların başından geçenlerle ilgili konuşmak, duygularına dikkat vermek, çocuğun nasıl yorumladığını ve fikrini sormak da aile arasında keyifli bir etkinliğe dönüştürülebilir.
Son olarak yaz dönemi büyük ebeveynlerin evlerine gidilen veya evdeki düzenden farklı düzenlere geçilen bir dönem olabilir. Bu gibi durumlarda kuralları çocuğa hatırlatmak, çocuğu oradaki düzene hazırlamak, esnekliğin yanında ekran kullanımı gibi çabucak gözden kaçan çeldiricilerden olabildiğince uzak tutmak hatırlanması gereken bir diğer konudur. Hepinize eğitici etkinliklerin yanı sıra oyunun gücünden de faydalanacağınız keyifli bir yaz dönemi diliyoruz.
Psk. Kübra Çetin